YAZARLAR

03 Ağustos 2025 Pazar, 00:00

Gazi Üniversitesi, Başkentte Kök Salan Ulu Bir Çınar: Cumhuriyet’in Eğitim Vizyonunun Kuruluşu

Mustafa Kemal Atatürk’ün eğitim aracılığıyla toplumu çağdaşlaştırma ideali, 1926’da “Orta Muallim Mektebi ve Terbiye Enstitüsü”nün kuruluşuyla somutlaştı. 1929’da “Gazi Orta Muallim Mektebi ve Terbiye Enstitüsü” adını alan kurum, 1976’da “Gazi Eğitim Enstitüsü” olarak kurumsallaştı; nihayet 1982’de 2809 sayılı kanunla Gazi Üniversitesi’ne dönüştü.

Gazi Üniversitesi’nin temelini yalnızca köklü eğitim geleneği değil, aynı zamanda Gazi Yüksek Öğretmen Okulu (Gazi Eğitim Fakültesi), Ankara Yüksek Teknik Öğretmen Okulu (Teknik Eğiitm Fakültesi), Ankara Kız Teknik Yüksek Öğretmen Okulu (Mesleki Eğitim Fakülesi), İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi ve Devlet Mühendislik ve Mimarlık Akademisi (Mimar-Mühendislik Fakültesi) gibi seçkin birimler oluşturdu. 1982’de gerçekleştirilen birleşmelerin ardından üniversite bugün 12 fakülte, 4 meslek yüksekokulu, 39 araştırma merkezi ve 5 enstitü ile kapsamlı bir eğitim sunmaktadır.

Ankara’nın modern eğitim yapılarından biri olan Rektörlük Binası, 1927–1930 yılları arasında Mimar Kemaleddin tarafından tasarlandı. Kampüsün simgesi haline gelen bu yapı, hem mimari hem de tarihsel kimliğin somut bir ifadesidir.

Beşevler ana kampüsü, kentsel erişilebilirliği ve zengin sosyal yaşamıyla Gazi Üniversitesi’ni bir “şehir üniversitesi” kimliğine kavuşur. Bahar şenlikleri, konserler, tiyatro, spor ve kulüp faaliyetleriyle öğrenciler, sadece akademik bilgiyle değil, kültürle de iç içe bir öğrenim süreci yaşar.

Üniversitenin merkez kütüphanesi; 150.000 kitap, 62.000 ciltli dergi, 10.000 yüksek lisans tezi ile zenginleştirildiği gibi, 700 yabancı ve 600 Türkçe süreli yayına, 20.000 çevrimiçi dergiye ve 30 veri tabanına erişim imkânı sağlamaktadır.

Gazi Üniversitesi, QS 2025 Alan Sıralamaları’nda Eğitim Bilimleri alanında dünya genelinde 100’üncü, Türkiye’de ise birinci sıradadır. Eczacılık, Doğa Bilimleri, Yaşam Bilimleri ve Modern Diller gibi birçok disiplinde Türkiye’nin ilk beş üniversitesi arasında yer alır. QS Dünya Mühendislik sıralamasında 401–450 bandında konumlanan üniversite, 2025 QS Dünya Sıralaması’nda 901–950 arasında derecelendirildi. Ayrıca, QS Avrupa sıralamasında 267. sırada yer alarak Türkiye’den ilk 10 içinde bulunmayı başarmıştır.

Bir Gazi öğrencisi yalnızca bilgiyle değil, sorumluluk, özgürlük ve topluma hizmet bilinciyle donanır. Gazi Üniversitesi; teknolojiden sanata, spordan akademiye uzanan disiplinlerle öğretmen, mühendis, sağlık uzmanı gibi alanlarda yetiştirdiği bireylere “insanı insan kılmayı” öğretir.

Gazi Üniversitesi’nin İz Bırakan Mezunları

Gazi Üniversitesi, Türkiye’nin toplumsal, kültürel, siyasal ve sportif hayatına yön veren çok sayıda değerli mezun yetiştirmiştir. Bu isimler, kendi alanlarındaki üstün başarılarıyla üniversitenin ve ülkenin gurur kaynağı olmuştur.

Abbas Güçlü, gazetecilik ve eğitim alanındaki üretkenliğiyle bilgiye ulaşımı kolaylaştırırken toplumsal bilinç oluşumuna katkıda bulunmuştur. Abdullatif Şener, Maliye Bakanlığı ve Başbakan Yardımcılığı görevleriyle kamu yönetiminde etkin rol oynamıştır. Adnan Binyazar, eleştirmenlik ve yazarlık alanında derin izler bırakırken, Ahmet Telli’nin şiirleri kültürümüzün temel taşlarından olmuştur.

Ali Palabıyık, futbol hakemliği ve öğretmenliğiyle spora hem sahada hem akademide hizmet vermiştir. Aziz Yıldırım ise iş dünyası ve spor yönetiminde, özellikle Fenerbahçe Spor Kulübü başkanlığıyla, stratejik liderliğiyle öne çıkmıştır. Bekir Küçükay, Bülent Bezdüz ve Cemil Demirbakan gibi müzisyenler, Türkiye’nin müzik kültürüne önemli katkılar yapmış, Bülent Bezdüz iki Grammy ödülüyle uluslararası arenada ülkemizi temsil etmiştir.

Sinema ve tiyatro alanında Biket İlhan’ın yapımcılığı ve yönetmenliği, Çiğdem Batur’un oyunculuk ve sunuculuğu kültürel üretimin sürekliliğini sağlar. Devlet Bahçeli, milliyetçi siyaset sahnesinde uzun süre liderlik yapmış, Türkiye’nin siyasi haritasında önemli bir figür olmuştur. Akademisyen Emin Özdemir, dilbilim ve edebiyat alanındaki çalışmalarıyla kültürel birikime değer katmıştır.

Sporun efsanelerinden Naim Süleymanoğlu ve Nurcan Taylan, uluslararası arenada Türkiye’yi başarıyla temsil ederek olimpiyat şampiyonlukları kazandılar. Futbolcu ve yorumcu Erman Toroğlu ile teknik direktör ve eski futbolcu Fatih Uraz, futbol kültürünün önemli aktörleridir.

Ferman Akgül’ün rock müzikteki liderliği ve Fikret Bila’nın gazetecilik kariyeri genç kuşaklara ilham vermektedir. Şairler ve yazarlar Hasan Hüseyin Korkmazgil, İlhan Berk, İnci Aral, Mustafa Balel, Rıfat Ilgaz ve Özdemir İnce gibi isimler edebiyatımıza sosyal ve kültürel derinlik kazandırmıştır.

Gazeteci ve siyasetçi İsmail Küçükkaya, Kemal Kılıçdaroğlu ve Kemal Unakıtan farklı siyasi perspektiflerden ülke yönetimine katkı sağlamış, İsmail Küçükkaya medya dünyasında güvenilir bir figür olmuştur. Kamera Genç ve Tuncay Özkan parlamento ve medya alanında aktif görevler üstlenerek toplumsal değişim ve demokrasi mücadelesinde rol oynamışlardır.

Sanat alanında Metin Yurdanur’un heykeltıraşlığı, İsmail Altınok’un resim ve eğitim çalışmaları, Süleyman Saim Tekcan’ın çok yönlü sanat üretimi ve Mustafa Erdoğan’ın sanat yönetmenliği, Türkiye’nin kültürel zenginliğini artırmaktadır.

İş dünyasında M. Rifat Hisarcıklıoğlu, Nihat Özdemir ve Zafer Çağlayan, Türkiye ekonomisinin gelişiminde kritik roller üstlenmiş, TOBB ve çeşitli sektörlerde öncü olmuşlardır.

Sporun farklı branşlarında Sinan Şamil Sam profesyonel boksör olarak, Şeref Eroğlu güreşte uluslararası başarılara imza atmış, olimpik atıcı Yusuf Dikeç ise Türkiye’nin gurur kaynakları arasında yer almıştır.

Medya ve kültür dünyasında Kenan Işık’ın oyunculuk ve sunuculuğu, Sina Koloğlu’nun müzik eleştirmenliği, Zafer Çağlayan’ın siyaset alanındaki katkıları, Tahsin Saraç’ın öğretmenlik ve sendikacılık faaliyetleri eğitim alanına değer katmıştır.

Gazi Üniversitesi’nin mezunları; akademi, sanat, siyaset, spor ve iş dünyasının her alanında gösterdikleri başarılarla Türkiye’nin sosyal dokusunu zenginleştirmekte, ülkemizin gelişimine kararlı biçimde hizmet etmektedir.

Sonuç

Gazi Üniversitesi, sadece bir eğitim kurumu olmanın ötesinde; Cumhuriyet’in ideallerini yaşatan, aydınlık yarınlara köprü kuran bir çınardır. Kuruluşundan bugüne taşıdığı sorumluluk, bir milletin çağdaşlaşma yürüyüşünün sesi, ruhu ve vicdanı olmuştur. Her bir mezunu, bu ulu çınarın dallarında yeşeren bir umut, toplumun ilerlemesi için atılan güçlü bir adımdır. Gazi Üniversitesi, geçmişin birikimiyle geleceği şekillendirirken, her öğrencisine “bilgiyle donanmış bir yürek” kazandırmanın gururunu yaşatmaktadır. Bu büyük ailenin parçası olmak; yalnızca akademik başarı değil, insan olmanın, birlikte yaşamanın, dayanışmanın ve sevginin anlamını derinden kavramaktır. Ve unutulmamalıdır ki; Gazili olmak ayrıcalıktır. Bu ayrıcalık, Türkiye’nin ufkunda daha nice nesilleri aydınlatacak, Cumhuriyet ışığını daima canlı tutacaktır.

Saygılarımla.

Prof. Dr. Ayhan ERDEM – Köşe Yazarı
aerdem@gazeteankara.com.tr
Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi
Gazete Ankara Dijital Haber Portalı

 

 

 

YORUM YAP

Yorumu Gönder

YORUMLAR (0)