YAZARLAR

  • 28 Ekim 2025, Salı
  • Yeni Yazı

Ahlakın Sessiz Çöküşü

“Bir toplumun en derin sessizliği, vicdanının sustuğu andır.” Değerli okurlar, bugün sizlerle rakamların, istatistiklerin, raporların ötesinde bir meseleyi konuşmak istiyorum. Çünkü bu mesele, ekonomiden de, siyasetten de, teknolojiden de önce geliyor. Adına ne derseniz deyin, özünde bir ahlak buhranı, bir vicdan yorgunluğu yaşıyoruz.

  • 27 Ekim 2025, Pazartesi
  • Yeni Yazı

Her Sonbaharın İçinde Bir İlkbahar Gizlidir: Güz Gülleri Gibiyiz

GÜZ GÜLLERİİnan ki ağlamadımHüzünlüyüm sadeceGözlerimdeki yaşlar çığ gibiYağar böyle her gece                          ***Güz gülleri gibiyimHiç bahar yaşamadımYa sevmeyi bilmedim yıllarcaYa sevince geç kaldım Şimdi delicesineSevmek istesem bileSonbahar sisi çökmüş üstümeSevincim buruk yine                 ***Güz gülleri gibiyimHiç bahar yaşamadımYa sevmeyi bilmedim yıllarcaYa sevince geç kaldım[Selim Öztaş] Şair, “İnanki ağlamadım, Hüzünlüyüm sadece, Gözlerimdeki yaşlar çığ gibi,Yağar böyle her gece..."  derken bu sözlerin içinde sessiz bir çığlık gizlidir. Ağlamadığını söylerken, aslında kalbinin yıllardır ağladığını, gözyaşlarını kimseye göstermediğini itiraf eder. Hayatın yükünü omuzlarında taşımış, gülümsemeyi bir erdem gibi öğrenmiş, ama içindeki sızıya da alışmıştır insan… Bizler de öyle değil miyiz zaten?

  • 26 Ekim 2025, Pazar
  • Yeni Yazı

Bir Karıncanın Hakkı ve İnsanlığın Vicdanı: “Dırahta Ger Ziyan Etse Karınca, Günahı Var Mıdır Ânı Kırınca?”

Topkapı Sarayı’nın bahçelerinde karıncalar çoğalır. O narin meyve ağaçlarının gövdelerine tırmanan, yaprakların arasında kaybolan o küçük canlılar, sarayın huzurunu kaçırır. Bahçıvanlar telaş içindedir; her sabah yeni bir ağacın dallarında karınca izleri, her daldan eksilen meyveler…

  • 25 Ekim 2025, Cumartesi
  • Yeni Yazı

“Parayı Cüzdanına, Aklı Başına, Aşkı Gönlüne Koy”: Hayatın Dengesini Yeniden Kurmak Üzerine

Toplumlar bazen bir atasözünde, bir halk deyişinde kendi geleceğini görür. “Parayı cüzdanına, aklını başına, aşkını gönlüne koy; yerlerini karıştırma!” sözü, kulağa sıradan bir öğüt gibi gelse de, aslında modern hayatın çözülmüş dengelerini yeniden kurmamız için evrensel bir rehberdir.  

  • 24 Ekim 2025, Cuma

Bilimle Üretimin Buluştuğu Nokta: Gazi Üniversitesi’nden ADORE’ye Anlamlı Bir Ziyaret

Gazi Üniversitesi Teknoloji Fakültesi olarak gerçekleştirdiğimiz ADORE Mobilya ziyareti, yalnızca bir fabrika gezisi değil; bilimin, emeğin ve vizyonun aynı potada buluştuğu anlamlı bir yolculuktu. O gün ADORE’nin kapısından içeri adım attığımızda, bizi karşılayan sadece makinelerin sesi değil; Türkiye’nin geleceğine dair güçlü bir umut, üretimin kalbinde atan bir idealdir.

  • 23 Ekim 2025, Perşembe

Yetkinlik Odaklı e-Üniversite Modeli: Türkiye’de Dijital Eğitimin Yeni Paradigması

Eğitim, bir toplumun yalnızca bilgi üretme kapasitesini değil, aynı zamanda medeniyet vizyonunu belirleyen en derin kurumdur. Ancak 21. yüzyılın dijital çağında, eğitim artık bir bina, bir kampüs ya da belirli saatlerde yürütülen dersler bütünü olmaktan çıkmıştır. Bilgi; zaman, mekân ve form sınırlarını aşmış; insanın ne kadar “bildiğiyle” değil, neyi “yapabildiğiyle” ölçülür hâle gelmiştir.

  • 22 Ekim 2025, Çarşamba

Herkes Kendi Leylâ’sı İçin Türkü Söyler: Varoluşun Sessiz Ahenkleri

Hayatın en derin sırlarından biri, insanın kendi iç dünyasında saklıdır. İnsan, yalnızca nefes alan bir varlık değildir; aynı zamanda varoluşuna anlam katmak isteyen bir ruha sahiptir. “Herkes kendi Leylâ’sı için türkü söyler” sözü, işte tam da bunu hatırlatır: Her insanın bir Leylâ’sı, yani bir anlam merkezi, bir arayış odağı vardır. Bu Leylâ bazen bir kişi olur, bazen bir düşünce, bir sanat, bir ülkü veya bir inançtır. İnsan, yaşamını bu Leylâ’ya ulaşmak için kurar; türkü söylemek ise bu yolculuğun sesi, varoluşun dışa vurumudur.

  • 21 Ekim 2025, Salı

Ankara’da Trafik Sıkışıklığı: Nedenler, Sonuçlar ve Çözüm Arayışları

Değerli Gazete Ankara okuyucularımız, bu yazımızda Ankara’daki  (Benzer sorunlarla karşı karşıya olan diğer metropollerdeki) trafik sıkışıklığının temel nedenlerini analiz edecek, ardından olası çözüm önerilerini sunacak ve kademeli mesai uygulamasının potansiyel etkilerini değerlendireceğiz.  

  • 20 Ekim 2025, Pazartesi

Üzülmek Bir Kültür İşidir

Bir toplumun gerçek gelişmişliğini, gökdelenlerin boyunda ya da yolların genişliğinde aramak boşunadır. Asıl ilerleme, o toplumun üzülme biçiminde gizlidir. Çünkü üzülmek, yalnızca bir duygusal tepki değil; insanın insana, insanın Yaratan’a yönelişinde saklı bir inceliktir.

  • 19 Ekim 2025, Pazar

Taziye Evinde Yemek İkramı: Bir Sünnetin Tersine Dönüşü

Ölüm… Her canlı için kaçınılmaz bir hakikat. Kur’an-ı Kerim’in “Her nefis ölümü tadacaktır” (Âl-i İmrân, 185) buyruğu, bu gerçeği bütün çıplaklığıyla gözler önüne serer. Ölüm bir son değil, ebedî hayata açılan bir kapıdır. Ancak bu kapıdan geçenin ardından kalanlar için, yürek burkan bir imtihan başlar. Hüzün, özlem ve sessizlik… Bu sessizliğin içinde, İslam’ın merhamet dolu öğretisi, insana yalnız olmadığını hatırlatır.