YAZARLAR

01 Ekim 2025 Çarşamba, 00:00

Türkiye’de Bilgisayar Bilimi Mezunlarının İstihdamı Üzerine Akademik Bir Analiz

Bilgisayar bilimi ve mühendisliği, uzun yıllar boyunca yüksek istihdam potansiyeli, cazip maaşlar ve küresel mobilite imkânı ile gençlerin en çok tercih ettiği alanlardan biri olmuştur. Ancak günümüz dünyasında yaşanan hızlı teknolojik dönüşümler, bu alanın iş gücü piyasasındaki konumunu yeniden şekillendirmektedir. UC Berkeley’den Prof. Hany Farid’in belirttiği üzere, bilgisayar bilimi artık “garanti bir kariyer alanı” olmaktan çıkmış, belirsizliklerin hâkim olduğu bir sahaya dönüşmüştür. Bu makale, söz konusu dönüşümün Türkiye bağlamındaki yansımalarını akademik bir çerçevede ele almaktadır.


Türkiye’de bilgisayar bilimi ve mühendisliği hâlâ gençler tarafından yoğun ilgi görmekle birlikte, küresel ölçekteki teknolojik dönüşüm, özellikle yapay zekâ tabanlı otomasyon, istihdam yapısını önemli ölçüde etkilemektedir. Bu çalışma, Türkiye bağlamında ulusal ve bölgesel istihdam verilerini dikkate alarak kapsamlı bir değerlendirme sunmaktadır.

Mezun Sayısı ve İş Piyasası Uyumsuzluğu
Türkiye’de bilgisayar mühendisliği, yazılım mühendisliği ve ilgili bölümlerden her yıl binlerce öğrenci mezun olmaktadır. Ancak bilişim sektörünün istihdam kapasitesi aynı oranda artmamaktadır. Bu durum, arz-talep dengesizliği yaratmakta ve mezunların iş bulma süreçlerinde önemli zorluklara yol açmaktadır. Özellikle giriş seviyesindeki yazılım geliştirme ve veri analizi pozisyonları, yapay zekâ tabanlı otomasyonun etkisiyle daralmaktadır.

Yapay Zekâ Okuryazarlığının Önemi
Yapay zekâ teknolojileri, yalnızca bilgisayar bilimleri alanında değil, tüm meslek gruplarında belirleyici bir unsur hâline gelmiştir. Prof. Hany Farid’in ifadesiyle, “Yapay zekâ kullanan profesyoneller, kullanmayanların yerini almaktadır.” Türkiye’deki bilgisayar bilimi mezunlarının istihdam şansını artırabilmeleri için yapay zekâ araçlarını etkin biçimde kullanabilmeleri kritik bir beceri haline gelmiştir. Bu bağlamda, kodlama bilgisi tek başına yeterli olmayacak; üretken yapay zekâ, otomatik makine öğrenimi (AutoML) ve büyük dil modelleri (LLM) gibi araçlarla donanım kazanmak zorunlu olacaktır.

Eğitim Sisteminin Dönüşüm Gereksinimi
Türkiye’deki bilgisayar mühendisliği müfredatlarının büyük bölümü hâlâ klasik derslere dayalıdır. Temel bilgisayar bilimi eğitiminin korunması gerekli olmakla birlikte, küresel iş gücü piyasasındaki eğilimler, disiplinler arası becerilerin önemini ortaya koymaktadır. Yapay zekâ ile sağlık, hukuk, finans, tarım ve enerji sektörlerinin entegrasyonu, mezunların farklılaşmasını sağlayacak yeni alanlar yaratmaktadır. Dolayısıyla üniversitelerin müfredatlarını esnek, disiplinler arası ve yapay zekâ odaklı hale getirmeleri gerekmektedir.

Türkiye’deki Sektörel Fırsatlar ve Riskler
Türkiye’nin gelişmekte olan ekonomisi, henüz birçok sektörde dijital dönüşümünü tamamlamamıştır. Bu durum, yapay zekâ tabanlı çözümler için önemli fırsatlar sunmaktadır. Tarımda akıllı sulama, sağlıkta görüntü analizi, enerjide akıllı şebekeler ve kamu hizmetlerinde veri odaklı karar mekanizmaları, genç bilgisayar bilimciler için yeni iş alanları yaratabilir.

Ancak üniversiteler ve sektör dönüşüme ayak uyduramazsa, bilgisayar bilimi mezunlarının işsizlik oranı artacak ve beyin göçü hızlanacaktır. Bu gelişme, Türkiye açısından yalnızca bireysel değil, aynı zamanda toplumsal bir sorun haline gelme potansiyeli taşımaktadır.

Mezun Sayısı ve Ulusal İstihdam Görünümü
Türkiye’de bilgisayar mühendisliği ve yazılım mühendisliği bölümlerinden her yıl ortalama 15.000–20.000 mezun çıkmaktadır (YÖK, 2024). TÜİK’in 2023 verilerine göre bilişim sektöründe istihdam edilen toplam kişi sayısı 370.000 civarındadır. Ancak bu sayı, her yıl artan mezun kapasitesini karşılamaktan uzaktır.

Tablo 1. Türkiye’de Bilgisayar Bilimi ve Mühendisliği Mezun Sayıları ile İstihdam Kapasitesi (2018–2023)

Yıl

Mezun Sayısı

Sektörel İstihdam (Toplam)

Mezun-Sektör Uyum Açığı

2018

11.500

290.000

+2.500

2020

13.200

315.000

+3.400

2023

18.700

370.000

+7.500

Kaynak: YÖK (2024); TÜİK (2023).

Bölgesel İstihdam Farklılıkları
Türkiye’de bilişim sektöründe istihdam, bölgesel olarak yoğun farklılıklar göstermektedir. İstanbul, Ankara ve İzmir üçgeni toplam istihdamın %65’ini barındırmaktadır. Anadolu’daki diğer bölgelerde ise bilişim istihdamı sınırlı düzeyde kalmaktadır.

Tablo 2. Türkiye’de Bölgesel Bilişim İstihdamı (2024, Tahmini)

Bölge

İstihdam Oranı (%)

Öne Çıkan Alanlar

İstanbul

%42

Finans, e-ticaret, yapay zekâ girişimleri

Ankara

%15

Savunma sanayi, kamu bilişim projeleri

İzmir

%8

Yazılım geliştirme, oyun sektörü

Bursa & Kocaeli

%6

Otomotiv ve endüstriyel bilişim

Diğer Anadolu Bölgeleri

%29

Yerel yazılım firmaları, kamu projeleri

Kaynak: TÜBİSAD (2024), TÜİK (2023).

Bölgesel farklılıklar, mezunların iş bulma şansını doğrudan etkilemektedir. Anadolu’daki birçok mezun, büyük şehirlerde yoğunlaşan bilişim sektörüne erişmekte zorlandığı için işsizlik riskiyle karşı karşıya kalmaktadır. Bu durum, beyin göçünü tetikleyen önemli bir faktördür.

Beyin Göçü Dinamiği
Türkiye’de bilgisayar bilimi mezunlarının önemli bir kısmı, yurtdışında istihdam imkânı aramaktadır. OECD (2024) verilerine göre, Türkiye yükseköğretim mezunları arasında yurtdışına göç oranı son beş yılda %35 artmıştır. Özellikle bilgisayar mühendisliği, elektrik-elektronik mühendisliği ve yazılım mühendisliği mezunları, Almanya, Hollanda, Kanada ve ABD gibi ülkelerde istihdam imkânı bulmaktadır.

Türkiye’den Yurtdışına Göç Eden Yükseköğretim Mezunlarının Alan Bazında Dağılımı (2024, %)

  • Bilgisayar Bilimleri ve Mühendisliği: %28
  • Elektrik-Elektronik Mühendisliği: %17
  • Tıp ve Sağlık Bilimleri: %14
  • Diğer Alanlar: %41

Kaynak: OECD (2023).

Bu durum, Türkiye’de yetişen nitelikli iş gücünün kaybına yol açmakta ve ülkenin teknoloji üretim kapasitesini sınırlamaktadır.

Yapay Zekâ Okuryazarlığı ve Eğitim Sisteminin Rolü
Türkiye’de üniversitelerin bilgisayar mühendisliği müfredatlarının çoğu hâlâ geleneksel derslere dayalıdır. Ancak yapay zekâ çağında öğrencilerin disiplinlerarası beceriler kazanması hayati önem taşımaktadır. Örneğin:

  • Sağlık bilişimi (AI + Tıp)
  • Tarım teknolojileri (AI + Tarım)
  • Enerji bilişimi (AI + Yenilenebilir Enerji)
  • Hukuk teknolojileri (AI + Hukuk)

Bu tür entegrasyonlar, mezunların farklılaşmasını ve küresel ölçekte rekabet edebilir hâle gelmesini sağlayacaktır.

Sonuç ve Öneriler

Türkiye’de bilgisayar bilimi ve mühendisliği mezunlarının iş gücü piyasası, küresel teknolojik dönüşümlerin etkisiyle giderek belirsizleşmektedir. Mezun sayısının her yıl artması ve sektörel istihdam kapasitesinin aynı oranda genişleyememesi, iş bulma süreçlerini zorlaştırmakta, özellikle giriş seviyesindeki pozisyonlarda yoğun rekabet yaratmaktadır. Bölgesel farklılıklar ve beyin göçü, durumu daha da karmaşık hâle getirmekte, Anadolu’daki mezunların büyük şehirlerdeki istihdam merkezlerine erişimini sınırlamakta ve nitelikli iş gücünün yurtdışına yönelmesine neden olmaktadır.

Türkiye’de bilgisayar bilimi mezunları için kritik yetenek yalnızca kodlama değil, yapay zekâ okuryazarlığıdır. Üretken yapay zekâ, otomatik makine öğrenimi (AutoML-Automated Machine Learning) ve büyük dil modelleri (LLM-Large Language Model) gibi teknolojilerin etkin kullanımı, mezunların istihdam edilebilirliğini doğrudan artırmaktadır. Bu bağlamda, eğitim sisteminin dönüşümü, disiplinlerarası becerilerin kazandırılması ve sektörle entegre müfredatların geliştirilmesi hayati önem taşımaktadır.

Bu çerçevede önerilerimiz şunlardır:

·        Eğitim Reformu: Üniversitelerde yapay zekâ odaklı, disiplinlerarası müfredatların geliştirilmesi; sağlık, tarım, enerji, hukuk gibi alanlarla entegrasyon sağlanması ve öğrencilerin problem çözme ve yenilikçilik becerilerinin artırılması.

·        Bölgesel Teşvikler: Anadolu şehirlerinde teknoparkların, girişimcilik ve inovasyon merkezlerinin güçlendirilmesi; bölgesel istihdam fırsatlarının artırılması ve beyin göçünün önlenmesi.

·        Ulusal AI Stratejisi: Kamu-üniversite-sanayi işbirliğini destekleyen, genç mühendislerin istihdamını ve sektörel uyumunu artıran politikaların geliştirilmesi.

·        Beyin Göçünü Azaltma: Yurtdışına yönelen mezunlar için tersine beyin göçü teşviklerinin artırılması ve Türkiye’de nitelikli iş gücü fırsatlarının yaratılması.

Türkiye’nin bilgisayar bilimi mezunlarını sadece iş arayan bireyler olarak görmesi, ülkenin teknoloji rekabet gücünü sınırlayacaktır. Onları yapay zekâ çağının iş yaratan aktörleri hâline getirmek, hem bireysel başarı hem de ulusal teknoloji kapasitesinin artırılması açısından kritik öneme sahiptir.

Saygılarımla

Prof. Dr. Ayhan ERDEM – Köşe Yazarı
aerdem@gazeteankara.com.tr
Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi
Gazete Ankara Dijital Haber Portalı

Not: Bu makalenin yazılmasına ilham kaynağı olan, Gazi Üniversitesi Teknoloji Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Adem Tekerek’e teşekkür ederim.

Faydalanılan Kaynaklar

·         İnternet: https://nypost.com/2025/09/29/business/prominent-computer-science-professor-says-his-graduates-cant-find-work,  Farid, H. (2025). Particles of Thought Podcast. Nova Media.

·         Yükseköğretim Kurulu (YÖK). (2024). Yükseköğretim Bilgi Yönetim Sistemi İstatistikleri. Ankara.

·         Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK). (2023). İşgücü Piyasası Göstergeleri. Ankara.

·         TÜBİSAD. (2024). Türkiye Bilgi ve İletişim Teknolojileri Sektörü Raporu. İstanbul.

·         OECD. (2023). Education at a Glance 2023: OECD Indicators. Paris: OECD Publishing.

·         U.S. Bureau of Labor Statistics (BLS). (2025). Occupational Outlook Handbook: Software Developers. Washington, D.C.

 

YORUM YAP

Yorumu Gönder

YORUMLAR (0)