YAZARLAR

01 Aralık 2025 Pazartesi, 00:00

İnsan İnsanın Aynasıdır: Toplumsal Algı, Etiketleme ve Bireyin Algısal İnşası Üzerine Bir İnceleme

İnsan doğasına dair yapılan her tartışma, bizi ister istemez aynı soruyla karşı karşıya bırakır: Bir birey aynı anda hem iyi hem de kötü olabilir mi? İlk bakışta ahlaki bir karşıtlık gibi görünen bu soru, aslında toplumsal algının nasıl oluştuğunu, bireyin başkalarının gözünde nasıl yeniden inşa edildiğini ve insan ilişkilerindeki yansıtma mekanizmalarının ne kadar güçlü olduğunu anlamayı gerektirir. Çünkü çoğu zaman bir insanı “iyi” ya da “kötü” olarak nitelendirmemiz, onun gerçek kişiliğinden çok, bizim onu görmek istediğimiz biçimle ilgilidir. İnsan, çoğu durumda kendi gerçekliğinin değil; ona yönelen bakışların toplamının bir yansıması hâline gelir. Bu nedenle denir ki: İnsan insanın aynasıdır.



Günümüz toplumunda algı, çoğu zaman gerçeğin önüne geçer. Modern şehir yaşamının hızla değişen temas noktaları-sosyal medya akışları, yüzeysel karşılaşmalar, kısa süreli ilişkiler ve yoğun rekabet- insan hakkında kanaat oluşturma süreçlerimizi mekanikleştirir. Bir kişinin nasıl biri olduğuna dair yargılarımız, nesnel gözlemlerden değil, zihinsel kestirmelerden, ani izlenimlerden ve çoğu zaman da kendi beklentilerimizden beslenir. Böylece bireyin çok katmanlı yapısı iki basit kategoriye indirgenir: “iyi” ya da “kötü”. Oysa insan davranışı bu iki ucun arasında sürekli salınan, duygu ve bağlama göre değişen bir akışkanlığa sahiptir. Aynı kişi bir ortamda merhametli, başka bir durumda sert; bir günde sabırlı, ertesi gün öfkeli olabilir. Bu çelişki değil; insan olmanın doğasında bulunan çeşitliliktir.

Ancak toplum, bu çeşitliliği kabullenmekte zorlanır. Belirsiz olanı anlamak zahmetli, kategorize etmek kolaydır. Bu kolaylık, bireyleri etiketlere hapsetmeye başlar. “İyi” diye nitelenen biri bu etiketi korumak için çabalamak zorunda kalırken; “kötü” olarak damgalanan biri, kendisine yüklenen bu rolün dışına çıkmakta zorlanır. Zamanla toplumsal algı, bireyin hem kendini tanıma biçimini hem de gelecekteki davranışlarını şekillendiren güçlü bir etkiye dönüşür. Birey, kendi iç dinamiklerinden çok, ona yöneltilen projeksiyonların izlerini taşımaya başlar.

Bu noktada esas soru şudur: Bir kişi hakkında oluşturduğumuz kanaat, gerçekten o kişinin kim olduğuna mı dayanıyor, yoksa kendi zihinsel aynalarımızın yansımasına mı? Çünkü her insanı değerlendirdiğimiz aynanın yüzeyinde, kendi önyargılarımız, geçmiş deneyimlerimiz, kırgınlıklarımız, beklentilerimiz ve değer yargılarımız bulunur. Ayna ne kadar kirliyse görüntü o kadar bozulur; ama çoğu zaman biz bu bozuk görüntüyü gerçeğin ta kendisi sanırız. İnsanların “aynı anda hem iyi hem de kötü olamayacağı” yönündeki katı yargılar da işte bu bulanık aynaların bir sonucudur. Çelişkileri kabul etmek yerine kolay olana yönelir, çok boyutluluğu anlamak yerine basite indirgeriz.

Oysa daha sağlıklı bir toplumsal iletişim için önce aynanın kendisine bakmak gerekir. Bir kişinin davranışını değerlendirirken yalnızca o davranışa değil; o davranışın hangi koşullarda ortaya çıktığına, kişinin hangi duygusal baskılar altında olduğuna, o ana gelene kadar nasıl bir süreç yaşadığına bakmak gerekir. Bu yaklaşım yalnızca empatiyi artırmaz; aynı zamanda toplumsal adalet duygusunu ve olgunluğu pekiştirir. Çünkü adalet, sadece hukuki bir kavram değildir; algısal bir sorumluluk, etik bir tutumdur.

Sonuç Olarak,

İnsan, tek bir sıfatla açıklanamayacak kadar karmaşık; tek bir davranışla yargılanamayacak kadar çok boyutlu bir varlıktır. Bireyin kim olduğunu anlamadan önce, onu görmemizi sağlayan zihinsel aynalarımızın ne kadar berrak olduğunu sorgulamak gerekir. Çünkü bazen gördüğümüz şey insan değil, kendi iç dünyamızın yansımasıdır.

İnsan ancak berrak bir aynada gerçek hâliyle görünür; aynayı kirleten ise çoğu zaman biziz. Bu yüzden unutulmamalıdır ki: İnsan, insanın aynasıdır. Yine unutamayalım ! Baktığınız pencere kirliyse, siz her şeyi kirli görürsünüz.

Saygılarımla,
Prof. Dr. Ayhan ERDEM – Köşe Yazarı
aerdem@gazeteankara.com.tr
Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi
Gazete Ankara Dijital Haber Portalı

 

 

 

 

 

YORUM YAP

Yorumu Gönder

YORUMLAR (0)