EĞİTİM ÜZERİNE DÜŞÜNCELER – VI Eğitimde Sosyal Adalet ve Fırsat Eşitliği: Eşitlikten Hakkaniyete Uzanan Yol
Eğitim sistemleri yalnızca bilgi üretmez; aynı zamanda toplumsal adaleti yeniden üretir ya da onarır.
Bu nedenle çağdaş eğitim politikalarının merkezinde artık şu soru yer almaktadır:
“Herkese eşit eğitim mi, yoksa herkese ihtiyacı kadar destek mi?”
Bu soru, eğitimde fırsat eşitliği kavramının ötesine geçerek sosyal adalet ve hakkaniyet (equity) tartışmasını gündeme getirmiştir.
Bugün OECD, UNESCO ve Dünya Bankası gibi küresel kurumlar, eğitimde başarıyı yalnızca ortalama puanlarla değil, eşitsizlikleri azaltma kapasitesiyle ölçmektedir.
Türkiye’nin son yıllarda attığı adımlar da bu küresel dönüşümle birlikte değerlendirilmelidir.
1. Kavramsal Çerçeve: Eşitlik mi, Hakkaniyet mi?
Eğitim literatüründe iki temel kavram sıklıkla karıştırılır:
- Eşitlik (Equality): Herkese aynı imkânı sunmak
- Hakkaniyet (Equity): Herkese ihtiyacına göre imkân sunmak
OECD’nin Equity in Education raporlarına göre, başarılı eğitim sistemleri eşitlikten çok hakkaniyeti esas alır. Çünkü öğrenciler:
- Aynı sosyoekonomik koşullarda doğmaz
- Aynı aile desteğine sahip değildir
- Aynı bölgesel imkânlardan yararlanmaz
Dolayısıyla adil bir eğitim sistemi, bu farkları telafi eden mekanizmalar kurmak zorundadır.
Kaynak: OECD – Equity in Education (2018, 2023).
2. Küresel Görünüm: Eğitimde Eşitsizlik Nereden Kaynaklanıyor?
OECD PISA ve UNESCO verileri, eğitimde eşitsizliğin üç ana kaynağına işaret eder:
1️. Sosyoekonomik Arka Plan
Gelir düzeyi, ebeveyn eğitimi ve kültürel sermaye.
2️. Bölgesel Farklılıklar
Kırsal–kentsel ayrım, altyapı ve öğretmen dağılımı.
3️. Erişim ve Kalite Sorunları
Okul öncesi eğitim, dijital araçlar, destek hizmetleri.
Bu sorunlar yalnızca gelişmekte olan ülkelerde değil; ABD, İngiltere, Fransa gibi gelişmiş ülkelerde de ciddi bir gündem maddesidir.
Kaynak: UNESCO – Global Education Monitoring Report 2023.
3. ABD ve İngiltere: Eşitsizlikle Mücadelede Politika Deneyimleri
ABD – Title I Program
Düşük gelirli bölgelerdeki okullara ek finansman, rehberlik ve destek programları sağlanır.
Kaynak: U.S. Department of Education – Title I Overview.
İngiltere – Pupil Premium
Dezavantajlı öğrenciler için okullara öğrenci başına ek kaynak aktarılır. Okullar bu kaynağın kullanımından sorumludur.
Kaynak: UK Department for Education – Pupil Premium Guidance.
Bu modellerin ortak noktası şudur:
Kaynaklar eşit değil, hedefli dağıtılır.
4. Finlandiya: Sessiz Ama Etkili Bir Hakkaniyet Modeli
Finlandiya’nın başarısının arkasında sınav sistemi değil, eşitsizlikleri minimize eden sosyal devlet yaklaşımı vardır:
- Ücretsiz okul yemekleri
- Ücretsiz öğrenme materyalleri
- Rehberlik ve psikolojik destek
- Okullar arası kalite farkının düşük tutulması
Finlandiya’da “iyi okul” yerine “her yerde iyi okul” anlayışı hâkimdir.
Kaynak: Finnish National Agency for Education.
5. Türkiye’de Eğitimde Sosyal Adalet: Mevcut Durum ve Dönüşüm İhtiyacı
Türkiye, son yıllarda eğitimde erişim konusunda önemli mesafe kat etmiştir:
- Okullaşma oranlarının yükselmesi
- Taşımalı eğitim
- Ücretsiz ders kitapları
- Şartlı eğitim yardımları
- Destekleme ve yetiştirme kursları
Ancak fırsat eşitliği, artık yalnızca erişimle sınırlı değildir.
Bugün Türkiye için kritik mesele şudur:
Erişilen eğitimin kalitesi her yerde aynı mı?
Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’nin “bütüncül gelişim” ve “yetkinlik temelli öğrenme” yaklaşımı, bu soruya yapısal bir yanıt üretme potansiyeline sahiptir.
6. Bölgesel Perspektif: Balkanlar, Türkistan, Orta Doğu ve Afrika
Türkiye’nin etki alanındaki coğrafyalarda eğitimde sosyal adalet:
- Göç
- Yoksulluk
- Kırsal yapı
- Dijital uçurum
gibi faktörlerle daha da karmaşık hâle gelmektedir.
Türkiye’nin bu bölgelerde üstlenebileceği roller:
- Öğretmen eğitimi ve kapasite geliştirme
- Dijital eğitim platformları
- Dezavantajlı gruplara yönelik burs ve destek programları
- Ortak sosyal politika projeleri
Bu yaklaşım, eğitimi insani diplomasi aracına dönüştürmektedir.
7. Yeni Bir Perspektif: Türkiye İçin Hakkaniyet Temelli Eğitim Modeli
Türkiye için sürdürülebilir bir model şu üç ilkeye dayanmalıdır:
Hedefli Destek Mekanizmaları: Dezavantajlı bölgelere ve öğrencilere odaklı kaynak tahsisi.
Erken Müdahale Politikaları: Okul öncesi eğitim ve temel becerilerde destek.
Okul Temelli Güçlendirme: Okullara yerel ihtiyaçlara göre esneklik tanınması.
Bu model, eğitimi yalnızca bireysel başarı değil, toplumsal adalet aracı hâline getirir.
Gelecek Salı Gününe Ön Bakış – Yazı VII
Bir sonraki yazıda şu başlığa geçiyoruz:
Üniversitelerin Geleceği: Araştırma Ekosistemleri ve Bilginin Yeni Ekonomisi
ABD–Avrupa araştırma üniversiteleri modelleri
Türkiye’de yükseköğretimin dönüşüm potansiyeli
Dr. Oğuz Poyrazoğlu
Gazi Üniv. Öğr. Üyesi
Gazete Ankara Dijital Haber Portalı – Köşe Yazarı
Kurucu ve Sorumlu Yazı İşleri Müdürü
opoyrazoglu@gazeteankara.com.tr
YORUM YAP