YAZARLAR

25 Aralık 2025 Perşembe, 00:00

Kampüste Bilimin Ayak Sesleri: TÜBİTAK, Gençlik ve Gelecek

TÜBİTAK Kampüste Etkinliği Gazi Üniversitesi’nde Gerçekleştirildi

Üniversiteler yalnızca dersliklerden, laboratuvarlardan ve sınav takvimlerinden ibaret değildir. Gerçek üniversite hayatı, öğrencinin kendisini daha büyük bir fikrin ve daha geniş bir hedefin parçası olarak hissettiği anlarda başlar. Bu anlayışın somut bir karşılığı olarak, 24 Aralık 2025 tarihinde Gazi Üniversitesi Teknoloji Fakültesi Taşkent Binası Konferans Salonu’nda “TÜBİTAK Kampüste” etkinliği gerçekleştirildi. Saat 13.30’da başlayan program, bilimin ve geleceğin gençlerle buluştuğu nitelikli bir entelektüel zemine sahne oldu.


Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu’nun (TÜBİTAK) üniversite kampüslerine taşıdığı bu etkinlik, klasik bir tanıtım toplantısının ötesine geçerek bilgi aktarımı, farkındalık oluşturma ve gelecek perspektifi kazandırma amacı taşıdı. Salon, yalnızca dinleyici olunan bir mekân değil; merakın, soruların, gelecek kaygılarının ve umutların iç içe geçtiği canlı bir akademik ortama dönüştü. TÜBİTAK ile Gazi Üniversitesi Kariyer Planlama Uygulama ve Araştırma Merkezi (KAPUM) ve Türk Dünyası Gençlik Topluluğu’nun ev sahipliğinde düzenlenen etkinliğe öğrencilerin yoğun ilgi göstermesi, gençliğin bilime, araştırmaya ve nitelikli kariyer arayışına olan açıklığını güçlü biçimde ortaya koydu.

Etkinliğin açış konuşmasını yapan Gazi Üniversitesi Otomotiv Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mesut Düzgün, üniversite-kamu iş birliğinin stratejik önemine dikkat çekti. Üniversitelerde üretilen bilginin, kamu politikaları ve kurumsal desteklerle buluşmadığı bir ortamda sürdürülebilir bilimsel ilerlemeden söz edilemeyeceğini vurgulayan Düzgün, öğrencilerin yalnızca teorik başarıyla yetinmemesi gerektiğinin altını çizdi. Doğru başvuru yapabilme, araştırma kültürünü erken yaşta içselleştirme ve uzun vadeli kariyer planı oluşturmanın günümüzde bir tercih değil, zorunluluk hâline geldiğini belirten Düzgün, TÜBİTAK gibi köklü kurumların sunduğu destek ve programların gençler için önemli fırsatlar barındırdığını ifade etti. Bu tür etkinliklerin öğrencilerin vizyonunu genişlettiğini ve onları araştırma ekosistemiyle erken dönemde buluşturduğunu belirterek katılımcılara verimli bir program temennisinde bulundu.

Program kapsamında TÜBİTAK BİDEB Başkan Yardımcısı Dr. Metin Demirsoy, TÜBİTAK’ın yürüttüğü burs, proje ve destek programlarını kapsayan kapsamlı bir sunum gerçekleştirdi. Demirsoy, yalnızca programların teknik detaylarını aktarmakla yetinmeyerek, araştırma ekosisteminin felsefesini ve geleceğe yönelik perspektifini de berrak bir dille ortaya koydu. Araştırmanın bir form doldurma sürecinden ibaret olmadığı; sabır, süreklilik ve zihniyet gerektiren uzun soluklu bir yolculuk olduğu vurgusu, sunumun en güçlü mesajları arasında yer aldı. Sistematik ve örneklerle zenginleştirilmiş anlatımı, özellikle genç araştırmacılar için yol gösterici bir nitelik taşırken, katılımcıların sorularına verdiği açık ve samimi yanıtlar akademi ile kamu kurumları arasındaki mesafenin sanıldığından daha az olduğunu gösterdi. Bu bölüm, üniversite-TÜBİTAK iş birliğinin sahadaki karşılığını güçlü biçimde görünür kıldı.

Toplantının dikkat çeken bir diğer başlığı ise TÜBİTAK İnsan Kaynakları Planlama Müdürü Hüseyin Fatih Yaz’ın değerlendirmeleri oldu. Yaz, bilim ve teknoloji politikalarının merkezinde insan kaynağı bulunmadıkça hiçbir sistemin sürdürülebilir olamayacağını vurguladı. Araştırmacı yetiştirmenin yalnızca sayısal hedeflerle ölçülemeyeceğini ifade eden Yaz, liyakat, süreklilik ve nitelik kavramlarının altını çizdi. TÜBİTAK’ın araştırmacı yetiştirme, kariyer planlama ve yetenek yönetimi yaklaşımlarını bütüncül bir çerçevede ele alan sunumunda, destek mekanizmalarını somut örneklerle açıkladı. Dingin ancak derinlikli anlatımıyla bu bölüm, katılımcılara yalnızca mevcut uygulamaları değil, Türkiye’nin bilimsel geleceğinde insan unsurunun nasıl konumlandırıldığını da gösterdi.

Etkinliğin uygulamaya dönük ve en dinamik bölümlerinden biri, TÜBİTAK Kıdemli İnsan Kaynakları Uzmanları Furkan Ünsal ve Emine Kuzören tarafından yürütülen CV hazırlama ve mülakat teknikleri oturumu oldu. Üniversite sıralarında sıklıkla ihmal edilen ancak mezuniyet sonrasında hayati önem kazanan bu konular, somut örnekler ve soru-cevap yöntemiyle ele alındı. Yanlış hazırlanmış bir özgeçmişin ya da etkili ifade edilemeyen bir mülakat performansının, güçlü bir akademik geçmişi dahi gölgede bırakabileceği gerçeği bu bölümde açık biçimde ortaya kondu. Katılımcıların aktif olarak sürece dâhil edildiği oturum, teorik bilginin ötesine geçerek gerçek hayatta karşılaşılabilecek durumlara ışık tuttu. Ayrıca TÜBİTAK bünyesinde yürütülen staj ve aday araştırmacı programlarına ilişkin yapılan bilgilendirmeler, gençler için “ulaşılmaz” görülen kurumsal yapıların doğru adımlarla erişilebilir olduğunu gösterdi.

Gel, Bir Adım Atalım” temasıyla gerçekleştirilen etkinlik, yalnızca bir konferansa katılım çağrısı değil; gençleri bilimin, emeğin ve uzun vadeli düşünmenin yolculuğuna davet eden bir yaklaşımı temsil etti. Program sonunda katılımcılara Gazi Üniversitesi onaylı sertifikalar verilmesi, bu adımın sembolik ancak anlamlı bir karşılığı oldu.

Sonuç

Gazi Üniversitesi Teknoloji Fakültesi’nde gerçekleştirilen TÜBİTAK Kampüste etkinliği, bir günle sınırlı bir organizasyon olmanın çok ötesine geçerek gençlerin düşünce dünyasında kalıcı izler bırakan, yönlendirici ve dönüştürücü bir buluşma niteliği taşımıştır. Etkinlik, öğrencilerin bilimsel araştırmaya bakış açılarını derinleştirirken, akademik ve mesleki geleceklerini planlama süreçlerinde daha bilinçli ve stratejik düşünmelerine katkı sağlamıştır. Özellikle araştırma kültürünün erken dönemde kazanılmasının önemi, sunumlar ve etkileşimli oturumlar aracılığıyla güçlü biçimde ortaya konmuştur.

Bilimsel araştırma, doğru kariyer planlaması ve kurumsal destek mekanizmalarının bir bütün hâlinde ele alındığında nasıl güçlü ve sürdürülebilir bir sinerji oluşturabileceği, etkinliğin tüm aşamalarında somut örneklerle görünür kılınmıştır. TÜBİTAK’ın sunduğu burs, proje ve insan kaynağı destekleri; gençlerin yalnızca bugünkü akademik başarılarını değil, uzun vadeli araştırma hedeflerini ve toplumsal katkı potansiyellerini de şekillendiren stratejik araçlar olarak değerlendirilmiştir. Bu yönüyle etkinlik, öğrencilerin “Nasıl başvururum?” sorusunun ötesine geçerek “Nasıl bir araştırmacı ve nasıl bir bilim insanı olmak istiyorum?” sorusunu sormalarına zemin hazırlamıştır.

Aynı zamanda etkinlik, üniversiteler ile kamu kurumları arasındaki iş birliğinin yalnızca kurumsal düzeyde değil, bireysel kariyer yolculukları açısından da ne denli hayati olduğunu göstermiştir. Akademi, kamu ve genç araştırmacılar arasında kurulan bu doğrudan temas, bilginin soyut bir kavram olmaktan çıkarak uygulamaya, üretime ve toplumsal faydaya dönüşmesinin önünü açmıştır. Öğrenciler için bu buluşma, araştırma ekosisteminin dışında değil, tam merkezinde yer alabileceklerini hissettiren güçlü bir motivasyon kaynağı olmuştur.

Türkiye’nin bilimsel ve teknolojik geleceği, büyük ölçüde bu tür bilinçli, planlı ve kapsayıcı buluşmalarla şekillenmektedir. Üniversite amfilerinde atılan küçük ancak farkındalıkla atılmış adımlar; yarının büyük araştırmalarının, yenilikçi projelerinin ve toplumsal katkılarının temelini oluşturmaktadır. Bu nedenle TÜBİTAK Kampüste gibi etkinlikler, yalnızca bilgilendirme amaçlı programlar değil; gençleri bilimsel üretimin aktif bir parçası hâline getiren, geleceğe yönelik vizyon inşa eden ve ülkenin araştırma kapasitesini güçlendiren stratejik yatırımlar olarak değerlendirilmelidir.

Saygılarımla

Prof. Dr. Ayhan ERDEM – Köşe Yazarı
aerdem@gazeteankara.com.tr
Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi
Gazete Ankara Dijital Haber Portalı

 Konuyla ilgili Dr. Oğuz POYRAZOĞLU (Gazete Ankara Genel Yayın Koordinatörü) haberi için aşağıdaki bağlantıya tıklayınız.

 https://www.gazeteankara.com.tr/bilimteknoloji/tubitak-kampuste-24-aralikta-gazide-ar-ge-kariyeri-ve-bideb-gundemi-4903

 

 

 

 

YORUM YAP

Yorumu Gönder

YORUMLAR (0)