YAZARLAR

26 Aralık 2025 Cuma, 00:00

Yapay Zekâ, Savunma ve Stratejik Aklın İnşası

Gazi Üniversitesi Rektörlüğü Mimar Kemalettin Konferans Salonu’nda 25 Aralık 2025 günü gerçekleştirilen ve Gazi Üniversitesi Yapay Zekâ Merkezi Müdürlüğü’nün ev sahipliğini yaptığı “Yapay Zekânın Savunma Sanayiine Etkileri” başlıklı panel konferans, sıradan bir akademik etkinliğin çok ötesinde bir anlam taşımaktadır. Bu konferans; Türkiye’nin savunma politikalarını, teknolojik bağımsızlık hedefini ve stratejik gelecek vizyonunu birlikte düşünebilen bir entelektüel iklimin mümkün olduğunu gösteren önemli bir eşik olarak kayda geçmiştir.


Saat 10.30’da başlayan program, üniversite–savunma–teknoloji üçgeninin artık teorik bir tartışma alanı değil, doğrudan milli beka, stratejik özerklik ve küresel rekabet meselesi hâline geldiğini açık biçimde ortaya koymuştur. Günümüz dünyasında yapay zekâ; yalnızca kodların, algoritmaların ya da yazılımların konusu değil, doğrudan doğruya devletlerin kaderini belirleyen bir güç unsurudur. Bu nedenle söz konusu konferans, akademik bilgi ile devlet aklının kesiştiği nadir ve kıymetli duraklardan biri olmuştur.

Konferansın açış konuşmasını yapan Gazi Üniversitesi Yapay Zekâ Merkezi Müdürü Prof. Dr. M. Ali Akçayol, yapay zekânın tarihsel gelişimini ele alırken, insanlığın makineyle kurduğu ilişkinin basit otomasyondan otonom karar sistemlerine uzanan dönüşümünü çarpıcı örneklerle ortaya koymuştur. Akçayol’un özellikle altını çizdiği nokta şuydu: Yapay zekâ artık sadece bir mühendislik alanı değil; ekonomiden savunmaya, eğitimden kültüre kadar tüm kamu politikalarını yeniden tanımlayan bütüncül bir paradigma değişimidir. Bu vurgu, üniversitelerin klasik bilgi üretim merkezleri olmaktan çıkıp, strateji geliştiren düşünce merkezlerine dönüşmesi gerektiği gerçeğini bir kez daha hatırlatmıştır.

Ardından kürsüye gelen Gazi Üniversitesi Rektörü  Prof. Dr. Uğur Ünal, konferansa katılan misafirleri ve konuşmacıları selamlayarak, üniversitelerin artık yalnızca bilim üreten değil, ürettiği bilgiyi ülkenin stratejik hedefleriyle buluşturan kurumlar olması gerektiğini güçlü bir şekilde ifade etmiştir. Prof. Dr. Ünal’ın yapay zekâ alanına dair vurguları, Gazi Üniversitesi’nin bu alandaki vizyonunu ve sorumluluk bilincini açıkça yansıtmaktadır.

Konferansın ana bölümünde ise moderatörlüğünü Teknokent Havacılık, Uzay ve Güvenlik Kümelenmesi (TSSK) Derneği Genel Sekreteri  Dr. Özden Özben’in yaptığı oturumda, Prof. Dr. İsmail Demir, soru–cevap formatında son derece derinlikli, ufuk açıcı ve stratejik değerlendirmelerde bulunmuştur. Bu format, dinleyicilere yalnızca hazır bilgiler sunmamış; aynı zamanda savunma sanayiinde yapay zekânın etik, stratejik, operasyonel ve insan merkezli boyutlarının birlikte düşünülmesine imkân tanımıştır.

Prof. Dr. İsmail Demir'in konuşmalarında dikkat çeken temel yaklaşım, teknolojiyi salt bir “araç” olarak değil; devlet aklının ayrılmaz bir bileşeni olarak ele almasıdır. Akademisyenler için savunma alanında bilimsel araştırma fırsatları, sanayi temsilcileri için yapay zekâ temelli yenilikçi ürün geliştirme stratejileri, üniversite öğrencileri için ise savunma sanayiinde kariyer, girişimcilik ve millî teknoloji üretimine katkı sunma olanakları son derece açık ve gerçekçi bir perspektifle ele alınmıştır.

Prof. Dr. İsmail Demir'in hayat hikâyesi ve mesleki serüveni, aslında Türkiye’nin son kırk yıllık mühendislik, sanayileşme ve savunma politikaları tarihinin de bir özeti niteliğindedir. Elazığ’da başlayan, Eskişehir’de şekillenen ve İstanbul Teknik Üniversitesi’nde akademik temelleri atılan bu yolculuk; ABD’de Michigan, Purdue ve Washington State üniversitelerinde derinleşmiş, Suudi Arabistan’dan Kanada’ya uzanan uluslararası akademik ve yönetsel tecrübelerle olgunlaşmıştır. Kompozit malzemelerden yapısal dayanım analizlerine, uçak ve uzay mühendisliğinden mikro elektromekanik sistemlere kadar uzanan bu geniş bilimsel birikim, onun savunma sanayii kararlarına teknik derinlik ve stratejik tutarlılık kazandırmıştır.

THY Teknik’in kuruluş ve küresel rekabet sürecinde sergilediği liderlik, Prof. Dr. İsmail Demir'’in yalnızca nitelikli bir akademisyen değil, aynı zamanda güçlü bir yönetici ve vizyoner bir stratejist olduğunu da ortaya koymuştur. Ancak onu Türkiye savunma tarihinde müstesna bir yere yerleştiren asıl görev, Nisan 2014’te üstlendiği Savunma Sanayii Müsteşarlığı olmuştur. KORKUT, HİSAR, SİPER, HÜRKUŞ ve HÜRJET gibi projeler; yalnızca savunma sistemleri değil, Türkiye’nin kendi kaderini kendi teknolojisiyle tayin etme iradesinin somut sembolleridir.

Konferansta yaptığı değerlendirmelerde Prof. Dr. İsmail Demir'in özellikle altını çizdiği temel gerçek şudur: Yapay zekâ, savunma sanayiinde yalnızca hız ve etkinlik sağlamaz; karar verme süreçlerini dönüştürür, caydırıcılığı artırır ve stratejik öngörüyü güçlendirir. Ancak bu gücün, millî değerlerle, etik ilkelerle ve insan merkezli bir yaklaşımla dengelenmesi zorunludur. Aksi hâlde teknoloji, bağımsızlık üretmez; bağımlılık üretir.

Gazi Üniversitesi’nde gerçekleştirilen bu konferans, üniversitelerin sadece bilgi aktaran değil; devletin ve toplumun geleceğini şekillendiren akıl merkezleri olması gerektiğini bir kez daha güçlü biçimde hatırlatmıştır. Yapay zekâ ve savunma sanayii gibi iki kritik alanın, böylesine yetkin isimler tarafından aynı çatı altında ele alınması, Türkiye’nin artık doğru soruları sormaya başladığının açık bir göstergesidir. Asıl mesele ise bu sorulara; sürdürülebilir politikalar, nitelikli insan kaynağı ve bilimsel kararlılıkla cevap verebilmektir.

İşte tam da bu noktada, bilimi stratejiyle, akademiyi devlet aklıyla buluşturabilen Prof. Dr. İsmail Demir' gibi müstesna isimlerin tecrübesi, yalnızca bugünün değil; yarının Türkiye’si için de yol gösterici olmaya devam edecektir.

Saygılarımla,

Prof. Dr. Ayhan ERDEM
Köşe Yazarı
aerdem@gazeteankara.com.tr
Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi
Gazete Ankara Dijital Haber Portalı

 

YORUM YAP

Yorumu Gönder

YORUMLAR (0)