HABERLER

G[A]
30 Ekim 2025 19:30 | Son Güncelleme: 08 Kasım 2025 20:10

Eğitimde Yeni Ufuk: Müfredatı Bir “Faaliyet Sistemi” Olarak Görmek

İngiltere’den Türkiye’ye uzanan model, yükseköğretimde kalite, yenilik ve iş birliği temelli dönüşüm için yol gösteriyor

İngiltere üniversitelerinde müfredat geliştirme artık yalnızca içerik yenileme değil; akademisyenlerden öğrencilere, kalite uzmanlarından iş dünyasına kadar herkesin dahil olduğu bir “faaliyet sistemi.” Türkiye’de bu yaklaşım, YÖK’ün 2030 vizyonuyla uyumlu biçimde yükseköğretim reformlarına bütüncül bir bakış kazandırıyor.

Müfredat Artık Bir Metin Değil, Bir Sistem

Lancaster Üniversitesi’nde yürütülen doktora çalışması, müfredat geliştirmeyi sadece “ders içeriği düzenleme” değil; üniversitenin tüm paydaşlarının etkileşimini yöneten, çok boyutlu bir faaliyet sistemi olarak ele alıyor.
Bu sistem, altı temel bileşen üzerinde yükseliyor:

1.     Özne: Akademisyenler ve eğitim geliştiriciler

2.    Amaç: Öğrencinin bilgi, beceri, tutum ve değer yönünden yetkin mezun olması

3.    Araçlar: Yeterlilik çerçeveleri, kalite kodları, dijital platformlar, öğrenme yönetim sistemleri

4.    Topluluk: Öğrenciler, yönetim birimleri, dış paydaşlar, akreditasyon kurumları

5.    Kurallar: Kurumsal politikalar, etik ilkeler, kalite güvencesi yönergeleri

6.    İş bölümü: Akademik, idari ve endüstriyel rollerin net paylaşımı

Araştırmanın temel savı şu: Müfredatın niteliği, yalnızca içerikte değil, bu bileşenlerin nasıl etkileştiğinde ve birbirini nasıl tamamladığında gizlidir.

İngiltere Modelinden Türkiye’ye Yansımalar

İngiltere’de yükseköğretim kurumları, Quality Assurance Agency (QAA) ve UK Qualifications Framework çerçevesinde müfredatlarını sürekli değerlendiriyor ve geliştiriyor.
Bu sistemin en önemli özelliği, karar süreçlerinde yalnızca akademisyenlerin değil; öğrencilerin, iş dünyasının, meslek kuruluşlarının ve kalite ajanslarının aktif katılım göstermesidir.

Türkiye’de ise bu yaklaşım, Yükseköğretim Kalite Kurulu (YÖKAK) ve akreditasyon kurumlarının (örneğin MÜDEK) etkinliğiyle birleştiğinde güçlü bir müfredat ekosistemi doğurabilir.
Böylece:

  • Üniversiteler, mezun profillerini sektörel beklentilerle hizalayabilir,
  • Akademisyenler, öğretim hedeflerini daha stratejik biçimde kurgulayabilir,
  • Öğrenciler, öğrenme sürecinde aktif paydaş haline gelebilir.

Akademiden Uygulamaya: Çok Paydaşlı Müfredat Yönetimi

Araştırma, müfredat tasarımının “tek yönlü” değil, “çok sesli” bir üretim süreci olduğunu ortaya koyuyor.
İngiltere üniversitelerinde:

  • Akademisyenler öğrenme hedeflerini belirler,
  • Kalite birimleri süreci izler ve rehberlik eder,
  • Meslek kuruluşları akreditasyon ölçütlerini sağlar,
  • Öğrenciler ise geri bildirimlerle sistemi sürekli günceller.

Bu yapı, Türkiye’deki üniversitelerde hesap verebilirlik, şeffaflık ve kalite kültürü açısından örnek teşkil edebilir.
YÖK’ün ‘2030’a Doğru Türk Yükseköğretim Vizyonu’ belgesinde yer alan yenilik, kalite güvencesi ve uluslararasılaşma hedefleriyle de örtüşen bu yaklaşım, bu tür modellerin Türk yükseköğretim sistemine entegrasyonu giderek önem kazanmaktadır.

Müfredat Geliştirmede Yapısal Dengeler ve Etkileşim Alanları

Araştırma, müfredat tasarımının doğası gereği barındırdığı denge alanlarını da sistematik biçimde analiz ediyor.
Bu dengeler, eğitim sisteminin canlılığını ve sürekli evrimini gösteriyor:

1.     Özgürlük – Standartlaşma: Akademik özgürlük, yenilik ve yaratıcılığı beslerken; kalite standartları güvenilirlik sağlar. Denge, esnek ama tutarlı yapıların kurulmasında aranır.

2.    Araştırma – Öğretim: Bilimsel üretim ile eğitimsel rehberlik birbirini destekleyen iki yönlü akıştır. Kurumsal iş yükü modelleri bu dengeyi belirler.

3.    Bilgi Aktarımı – Öğrenme Deneyimi: İçerik kadar, öğrenmenin deneyimsel ve uygulamalı boyutu da önemlidir.

4.    Memnuniyet – Akademik Disiplin: Öğrenci merkezli yaklaşımlar esneklik kazandırırken, akademik ciddiyet kalite güvencesinin temelidir.

5.    Yerellik – Evrensellik: Ulusal değerleri koruyup evrensel geçerliliği artırmak, yükseköğretimin küresel gücünü belirler.

Bu dengeleri gözeten kurumlar, müfredatlarını yaşayan sistemler olarak yönetiyor; değişen teknolojik, toplumsal ve ekonomik dinamiklere daha hızlı uyum sağlıyor.

21. Yüzyıl Mezunu: Bilgi + İş Birliği + Yenilik

Günümüzün “21. yüzyıl mezunu”, artık yalnızca bilgiyle değil; üretim, iş birliği ve yenilik becerileriyle tanımlanıyor.
Müfredatın bir faaliyet sistemi olarak kurgulanması, mezunların:

  • Takım çalışması ve çok disiplinli etkileşim becerilerini,
  • Problem çözme ve tasarım odaklı düşünme yetkinliklerini,
  • Küresel iş piyasasında uyum ve girişimcilik kapasitelerini güçlendiriyor.

Bu model, hem yerel hem küresel ölçekte “öğrenen üniversite” kavramını somutlaştırıyor.

Türkiye İçin Stratejik Yol Haritası

Yükseköğretim Kurulu’nun 2030 vizyonuna göre, müfredat geliştirmede öncelik artık yapı değil, süreç odaklılık olmalıdır.
Bu kapsamda Türkiye’deki üniversiteler için üç stratejik adım öne çıkıyor:

1.     Kalite Güvencesi Entegrasyonu: Kurumsal, ulusal ve uluslararası kalite sistemlerinin tek çatı altında buluşturulması.

2.    Dijital ve Pedagojik Dönüşüm: Öğrenme analitiği, mikro yeterlilikler ve hibrit öğrenme ortamlarının etkin kullanımı.

3.    Sanayi-Üniversite-STK İş Birliği: Mezunların istihdam edilebilirliğini artıracak, üretimle öğrenmeyi bütünleştiren bir modelin geliştirilmesi.

Bu yönüyle “faaliyet sistemi” yaklaşımı, Türkiye’nin yükseköğretimde küresel akreditasyon kapasitesini güçlendirebilecek bir stratejik çerçeve sunuyor.

Editör Yorumu | Dr. Oğuz Poyrazoğlu

“Eğitimi metinlerden sistemlere taşıdığımızda, mezunlarımız yalnızca bilgiyle değil; üretim, iş birliği, yenilik ve girişimcilik becerileriyle de donanıyor. Müfredatı bir belge değil, yaşayan bir sistem olarak görmek Türkiye’nin eğitimde dönüşüm gücünü artıracaktır.”



Kaynak: Anthony John Burke, “Analysing Curriculum Development as an Activity System: A Study Based in English Universities”, Lancaster University, 2020. [PDF erişimi: Gazete Ankara Dijital Haber Portalı arşivi]

Haber Editörü: Dr. Oğuz Poyrazoğlu
E-posta: opoyrazoglu@gazeteankara.com.tr
WhatsApp Haber Hattı: +90 531 512 62 32

Dr. Oğuz POYRAZOĞLU

Dr. Oğuz POYRAZOĞLU

Gazete Ankara Dijital Haber Portalı EĞİTİM

YORUM YAP

Yorumu Gönder

YORUMLAR (0)